Çocuğunuzun dil-konuşma gelişimi gayet normal ilerliyorken çocuğunuzun konuşmasına duraksamalar, tekrarlamalar ya da uzatmalar gözlemlerseniz ne yaparsınız? Çocuklarda kekemelik konusu ile ilgili bu makalede bu konu ile ilgili bilgilerimi sizlerle paylaşacağım.
Okul öncesi dönemde, özellikle 2-5 yaş arasında dil ve konuşma gelişiminin hızlıca arttığı dönemlerde çocuklarda akıcısızlık görülebilmektedir. Bu dönemde uzman dil ve konuşma terapistine başvurulduğunda uzman, çocuktaki konuşma bozukluğunun, dilsel gelişimin hızlanması ve motor becerilerin buna ayak uyduramaması sebebiyle ortaya çıkan normal akıcısızlık durumu ya da uzun dönem kekemelik belirtilerine sahip bir durum olup olmadığına karar verme amacıyla, değerlendirme yapar. Eğer, uzman tarafından yapılacak ölçüm sonucunda belirlenen kekemelik şiddeti %3 ün altındaysa ve takılmalar basit gerilimsiz sözcük başı ya da tek heceli sözcük tekrarlarıysa, bu tip akıcısızlığın kendiliğinden düzelme olasılığı çok yüksektir. Fakat kronik kekemeliğin belirtileri olan, şiddetin %3’ün üzerinde olması, akıcısızlığın basit tekrarlar yerine uzatma ve blok tarzında olması, takılma sırasında gerilim oluşması, çocukta kaçma-kaçınma davranışları (kısa konuşma, yerine başkasını konuşturma, beden dili kullanımında artış) gözlenmesi, takılmalara eşlik eden el-kol ya da yüz hareketleri gibi ikincil davranış dediğimiz durumların gözlenmesi gibi durumlar ortaya çıkıyorsa ve ailede genetik yatkınlık bulunuyorsa, bir uzmandan yardım alınmalı ve uygun kekemelik tedavisi yöntemi seçilmelidir.
Çocuklarda kekemelikve akıcısızlıklara müdahale etmek için okuma yazmayı öğrenmesini beklemeye gerek yoktur, hatta bunu beklemek tehlikedir. Bekledikçe buzdağının altını oluşturan kaçma-kaçınma davranışlarının ve kekemeliğe karşı gelişecek olumsuz bakış açısının artma riski vardır. Bundan dolayı eğer uzun dönem kekemelik belirtileri var ise, erken dönemde müdahale etmek önemlidir. Yani kekemelik tedavisi geciktikçe sorunun büyümesi muhtemeldir. Ancak, öncelikle aileler kekemelik nedir sorusuna doğru yanıt vermelidirler.
Uzman desteğinin yanı sıra, ebeveyn olarak da yapılabilecek birçok şey bulunmaktadır. Aileler kekemelik nedenleri içinden biri olmamalıdırlar. Bu durum, çocuğunuzun bilerek ve isteyerek yapmış olduğu bir durum değildir. Unutulmamalıdır ki hiçbir çocuk isteklerini ifade etmek için bu kadar çaba sarf etmekten hoşlanmaz ve bundan dolayı bunu bilerek yapmaz. Bunun için çocuğunuz takıldığında ona ‘sakin ol, rahat ol, yavaş konuş’ gibi farklı önerilerde bulunmanın, ‘neden böyle konuşuyorsun, istediğinde düzgün konuşuyorsun’ benzeri söylemlerle yargılamanın ya da ‘kekelediği için ceza vermek’ gibi uygulamaların herhangi bir olumlu yanı bulunmamakla beraber, bunlar direkt kekemelik nedenleri içine dahil edilebilir. Bu durum ilerledikçe çocuğunuzun sizinle ve etrafıyla iletişimini kesmesine bile neden olabilir. Akıcısızlık anında verilmesi gereken tepkinin, akıcılık anında nasıl tepki veriyorsanız onun aynısı olmalıdır. Örneğin, göz kontağını devam ettirerek, sakin bir şekilde konuşmanın bitmesini beklemek uygun bir davranıştır. Unutulmamalıdır ki, ailenin tutumu kekemelik nedenleri arasında önemli bir yere sahiptir.
Kekemelik Nedir? Sorusunun yanıtı için diğer makalelerimi de inceleyiniz.